Bu yazı dizisine öncelikle bazı tespitlerle başlamak istiyorum. Ne zamandan beri ve nasıl olduğu, topluma nasıl yerleştiği ayrı bir tartışma konusu; maalesef bizim toplumda genel olarak bir “özenmeme”, “idare etme” durumu var. Kendine, yaptığı işe, eşine, arkadaşına, sokaktaki tanımadığı adam ile ilişkisine, falan filan özenmeme… İşte bu kalıpları kırmakla başlayacağız işe!
Hayatımıza özeneceğiz kardeşim; ince ince, nakış gibi işleyeceğiz kendimizi. İyi bir insan olacağız… Özetle bu! Neden dersen, cevabı benim hayat felsem: Bu evrende, milyarlarca yıllık tarihte ufacık bir noktadan başka bir şey değiliz. Bu devasa sistem, bizim bir şekilde “idare ederek” bir iz bırakmadan geçip gitmemiz için kurulmuş olamaz. Saksıdaki çiçeğin, sokaktaki ağacın bile bir amacı, faydası varsa; bizim hayatımızın da bu koskoca sistem içerisinde bir anlamı olmalı. Birçok dini inanış ve felsefi düşüncede bunun karşılığını bulabilirsiniz; bu sistem sen, ben 80-100 yıl boyunca antin kuntin işlerin peşinde koşalım, saksı gibi oturalım, sonra yok olup gidelim diye de kurulmuş olamaz. Hem kendimize, hem etrafımıza bir faydamızın dokunması gerek. Benim için bunu sağlamanın yolu da ilahi bir ceza korkusu ya da ödül beklentisi olmadan, kendimize saygımızla ruhumuzu parlatmaktan ve yüceltmekten geçiyor.
İyi bir insan, iyi bir vatandaş, iyi bir eş, iyi bir baba, iyi bir evlat, iyi bir dost, iyi bir işçi/işveren, vb. olacağız ki içinde yaşadığımız dünya da iyi bir yer olsun. Bizim topluma bakıyorsun, herkes çok konuşuyor, herkes bir şeylerden şikayet ediyor; yahu kardeşim bir bakalım kendimize aynada, bizim her tarafımız düzgün mü? Belki kendimiz yamuğuzdur da, ondan herkes bize yamuk geliyordur. Hani var ya bir Temel fıkrası, otoyolda giderken radyoda bir anons duyuyor “Bir sürücü otoyolda ters yöne girdi, tüm sürücülerin dikkatine” şeklinde, Temel de söyleniyor “Ne biri? Hepsi, hepsi!” diye; aynı o hesap… Yani önce işe kapımızın önünü süpürmekle başlayacağız.
Bu genel kavramlar üzerinde bazı yazılar yazdıktan sonra çeşitli adab-ı muaşeret kuralları ile birlikte detaylara gireceğim. Az sonra… 🙂